29 Haziran 2016 Çarşamba

Yüzdeki Harfler | Savaş Çağman

Hermes Bilgisi'nin yazıldığı Zümrüt Tablette "gökte ne varsa, yerde de o vardır" ifadesini biraz daha ileri götürürsek "gökte ne varsa bedende de o vardır" diyebiliriz. Bedenimizin penceresi yüzümüzdür. Yüz, kendimizi ifademizin en belirdiği yerdir. Hermetik Astroloji'de, Kabala ve diğer ezoterik öğretilerde, Hurufi'ler ve Suriye kaynaklı Tasavvufta Yüz'e çok önem atfedilir. 
Hermetik Astroloji ve Kabala'nın önem verdiği İbrani Harfleri üzerine yorumlarsak; Sağ Göz Merkür Gezegeni ve Bet harfi, Sol Göz Ay ve Gimel harfi, Sağ Kulak Venüs Gezegeni, Daleth harfi, Sol Kulak Jüpiter Gezegeni, Kaf harfi, Sağ Burun Deliği Mars Gezegeni, Peh harfi, Sol Burun Deliği Güneş, Resh harfi, Ağız Satürn Gezegeni ve Tav harfi olarak açıklanır. Bu harflerin hemen hepsine Kabala'da derin anlamlar yüklenmiştir. Örneğin yaradılışın Bet harfiyle başlaması gibi, Taocu'lukta uygulanan sağ göze yoğunlaşan meditasyonu anımsatmakta bana...
Bu ezoterik olarak ne anlama gelir? Görme duyumuz bizi değişime sürükleyen, hatırlamamızı ve öğrenmemizi sağlayan aynı anda yıldırım hızında bir etkilenmeye açık bir duyumuzdur. Ağzımız ve dilimizden çıkan her zaman kötülüğe ve iyiliğe aynı anda çalışır, ağzımız bizim en büyük öğretmenimizdir. Nefes almamız beden ısımızla, kalbimizle dolayısıyla varlığımızla doğrudan ilgilidir. Nefes ısı da demektir... İşitme ile gelenler beğenme ve rahatlama duıygularımızı tetikler. Bir güzelliğin görülmesi kadar ondan bahsedilmesi de, o güzelliğin işitilmesi de son derece etkili olacaktır. Bazı kültürlerde nazar için kulak memesine dokunulması da özellikle negatif enerjiyi hapseden Jüpiter Enerjisi'ni de düşündürmekte bana...
Yüzümüz bedenimizin penceresi, her şey yüzümüzde belirir, yansır, karşılık bulur. Onun bölümlerine Tanrısal olanın harflerinin düştüğünü bilmek, o mürekkebin izlerini sürmek ne hoş bir duygu... İstanbul 04.02.2015 "Savaş Çağman Ses ve Şifa Blog"