Öğretiler sayılmakla bitirmez ama hemen
her öğreti daha çok durum esaret durumunu bize tarif eder. Bunu yaparken de Prakriti
kavramı karşımıza çıkar; yani Madde/Maddesellik, bir bakıma Cisim olma
durumu. Prakriti aynı anda Patanjali’nin belirttiği gibi bütün
içsel nesnelerin arkasında, ilk neden olarak da tanımlanır. Yoga Sutra’nın
39’ncu bölümünde “Bütün içsel nesnelerin arkasında, ilk neden, yani Prakriti
vardır” denir. O, asıl ve ayrımsız, bölünmemiş, farklılaşmamış olan
madde cevheridir, her olguyu dünya perdesinde yansıtan enerjidir. İşte aslında
bir spor gibi yapılsa da Yoga, içe dönerek bu başlangıçtaki ön-madde, var
oluşun özünü analiz etmek ve içte bulmayı amaç eder. Böylelikle var olma
yanılsamasının yarattığı etkileri analizi etmek ve ondan kurtulmanın
çözülmesini yaşamaktadır çözüm bulmak için de teknikler bulunmuştur Yoga.
Her şeyden önce çözülme
sürecinin dinamiğine gönderilir ve kurtuluşun ele geçirilmesi için pratik teknikleri
ya da sadece varoluşum tekniklerini açıklar Yoga. Bhagavad Gitā
gibi kutsal yazıtların bazılarında, “bön ve cahil insanlar sayılan bilgiden (sânk-hya)
ve içe yöneltilmiş konsantrasyon pratiğinden (Yoga)” söz eder, sanki
onlar iki ayrı şeymiş gibi, ama aslında ayrı değildirler. Sayılan Bilginin (sânk-hya)
taraftarı oldukları durumu pratiği uygulayarak ulaşır ki başka bir ifadeyle
şöyle söyleyebiliriz iki sistem birbirini tamamlar ve aynı hedefe doğru götürür.
Bu iki sistemden ilki;
1-
Dünya ve hayat ikiye bölünmüş
ve hayat monad’ları (Purusha) ve cansız maddeye (Prakriti)
dayanır.
2-
Madde (Prakriti) basit
ve birleştirilmemiş olsa da, yine de birbirinin içinden çıkmıştır, belirgin
olarak ayrılabilen üç ayrı görünümde tezahür eder. Bunlara Guna’lar
denilir.
3-
Madde (Prakriti) ile
birleşen her bir hayat monad’ı (Purusha) sonu gelmeyen ruhgöçü'nün
(Samsara) devir daimine maruz kalır.
İşte tüm bunlar nedensellik ve eylemlerim
sonucu (Karma) olarak da karşımıza çıkar. Birçok ezoterik düşünce ekolü
bu çemberden kurtulmanın pratiğine değişik birçok ad vermiştir; Moksha, Samadhi,
Fenafillah, Nirvana.
Kişi her düşüncesinin arkasında muhakkak Prakriti’yi
bulur, ama Prakriti nihai sonuç değildir. asıl gerçek onun ötesindedir,
ve onunla birleşme amaçlanır. Dört çeşit Samadhi açıklanır, bu
birleşmeyi anlatmak için. O durumlardan biri ise Prakriti ile birleşmeden
geçendir. Bunun için şöyle bir öykü aktarılır;
Öğrenci, Öğreticiye gelip Rab’ı
düşünmek istediğini ne yapması gerektiğini sorar. Öğretici ona bazı teknikler
verir. Bir süre sonra Öğrenci tekrar gelerek ne yaparsa yapsın tüm düşünesinin
ağırındaki boğaya kaydığını, orada kilitlendiğini söyler. Öğretici bunun için
devamlı boğayı düşünerek yoğunlaşmasını öğütler. Bir süre sonra öğrenci
ziyarete gelir ama bir türlü kapıdan girmemektedir. O zaman Öğretici bunun nedenini
sorar. Öğrenci; “Maalesef boynuzlarım kapıdan geçemeyecek kadar büyük” der.
Öğretmen “Muhteşem! Konsantre olduğun şey (Prakriti) ile
özdeşleştin. Şimdi bu konsantrasyonu Rab’e yönelt. Artık kolayca başaracaksın”
der. Yani madde/cisim (Prakriti) kaçınılması gereken bir şeyden bir
araca da dönüşebilir, kişinin Karma döngüsünden çıkışını sağlayabilir.